Yahya Çavuş Şehitliği
25 Nisan 1915 günü Gelibolu Yarımadası'nda Ertuğrul Koyu'na çıkarma yapan 3000 askerden oluşan İngiliz kuvvetini, komutasındaki 67 askeriyle on saat mavzer atışlarıyla sahilde durduran 26.P.A.3.Tb.10.Bl.1Tk. Komutanı Ezineli Yahya Çavuş'la kahraman askerlerinin hâtırasını yaşatmak amacıyla Gelibolu Yarımadası'nda yaptırılmıştır. İngiliz Generali Nepier, Yahya Çavuş ve askerlerinin yoğun ateşi karşısında, karşılarında bir tümen bulunduğunu sanmıştı.
Yahya Çavuş Şehitliği'ndeki şu dörtlük Yahya Çavuş'u ve takım arkadaşlarının kahramanlığını veciz şekilde anlatmaktadır:
“Bir kahraman takım ve de Yahya Çavuş'tular
Tam üç alayla burada gönülden vuruştular
Düşman tümen sanırdı bu şahane erleri
Allah'ı arzu ettiler, akşama kavuştular”
Yahya Çavuş Şehitliği'nde şehitlikten başka Heykeltıraş Recep Özer'in yaptığı bir de anıt yer almaktadır. Şehitlik, 10 Ağustos 1992 tarihinde düzenlenen bir törenle halkın ziyaretine açılmıştır.
www.kultur.gov.tr/TR/BelgeGoster
19. Tümen Komutanı Albay Mustafa Kemal 24 Nisan 1915 günü bütün birliklerle karaya ayak basacak her işgalci düşman askerlerinin yok edilmesi emrini verdi. 25 Nisan 1915 sabahı düşman savaş gemileri Ertuğrul Koyu'na tonlarca bomba yağdırdı. 26. Alay'ın 3. Taburu bu bölgeyi koruyordu. Tabur Komutanı Mahmut Bey ile Asteğmen Hüseyin Bey'in şehadeti üzerine komuta Ezineli Yahya Çavuş'un eline geçti. Yahya Çavuş Galiçya ve Balkan Savaşı'na katılmış 28 yaşında cesur bir asker sağ kalan 67 arkadaşı ile siperlerde mevzilenmiştir. Albien ve River gemilerinden şafakla beraber karaya çıkmaya başlayan 3000 düşman askerini Ertuğrul Koyu'nun sularına gömmüş, deniz kızıla boyanmıştır. 48 saat düşmanın binlerce top mermisi ve askerine karşı kıyı ve siperleri korumuştur. Düşman bir tümen bildiği Türk Birliği'ni Yahya Çavuş'u siperlerinde 62 kahraman ve şehidin cesedi ile karşılaşınca hayretler içinde kalmıştır.
Yahya Çavuş kopan diğer bacağını, tüfeğinin kayışı ile bağlamış olarak diğer beş arkadaşı ile birlikte Alçı Tepesi eteklerinde 27 Nisan günü şehadet mertebesine ermiştir. Yüce kahramanları minnetle anıyoruz.
( Yahya Çavuş Şehitliği - Anıt Yazısı )
Kaynak: www.tekadamdevrimi.com/tekadamdevrimi/tad_canakkale/tad_canakkale_10.htm
Ezineli Yahya Çavuş
Ezineli Yahya Çavus Balkan Harbine katılmıs, her Türk askeri gibi o
yenilginin ıstırap ve mahcubiyetini yüreginden atamamıstır. I.Dünya Savası
için seferberlik ilan edildiginde gönüllü yazılmıstır. Çanakkale
Cephesi’nde 9. Tümen, 26. Alay, 10. Bölük ikmal eri olarak 5 manga askerin
basında 25 Nisan 1915’te Seddülbahir, Ertugrulkoyu savunmasında büyük bir
kahramanlık örnegi sergilemistir. Kıta çavusu oldugu halde
Ertugrulkoyu’nun 10. bölügünün 1. takımını komuta ediyordu.
Yahya Çavus, Harapkale’deki sargı yerinde tabur komutanı Binbası Mahmut
Sabri Bey’le karsılasır. Komutanının dinlenme istegini kabul etmez. Yahya
Çavus geceli gündüzlü savasını haziran baslayana kadar sürdürür. Zıgındere’deki
bir süngü hücumunda sehadet mertebesine erer. Yahya Çavus’un Mustafa oglu,
Hanife Dudu’dan olma, 1887 dogumlu Çanakkale Ezine Koçali köyü nüfusuna
kayıtlı oldugu; 05.01.1914 dogumlu Muharrem Canbaz adında bir oglu oldugu nüfus
kayıtlarında tespit edilmistir. Yahya Çavus’
un ölüm kaydında 23 Mayıs 1331 (5 Haziran 1915) Maydos (Eceabat) yazılıdır.
Yahya Çavus hakkındaki bilgilerin çogu kendisinin tabur komutanı Binbası
Mahmut Sabri’nin raporunda bulunmaktadır. "Seddülbahir
muharebeleri" adını alan raporu kendisi hastanede savastan bir buçuk ay
sonra hatıra olarak yazmıstır. Harbiye bakanlı müstesarlıgına vermistir.
Bu raporu yazan sahıs imzasını koymamıs sonradan yapılan incelemede Binbası
Mahmut Sabri
oldugu anlasılmıstır. Aslı simdi Harp Tarihi Encümeni’ndedir. 2. Ordu Müfettisi
1. Ferik Fahrettin bunu incelemistir.
Ertugrulkoyu Çıkarması
V kumsalı Ertugrul Tabyasının karsısına isabet ediyordu. Düsman buraya
Albion Zırhlısı himayesinde genis ölçüde asker tahsis etmisti. Seçilen çıkarma
alanı her tarafta kayalıklarla çevrili idi. Buralarda makineli tüfeklerimiz
yuvalanmıstı. Düsmanın karaya çıkmasını engellemek amacıyla dikenli
teller kıyı boyunca yerlestirmisti. Ertugrulkoyu’nu, 3. Taburun 10. Bölügü
savunmaktaydı. Ingilizler yogun bombardımanları sabaha karsı 4:30 civarında
baslatmıslardı. Yarım saatlik bu zaman diliminde yaklasık olarak 4650 top
Ertugrulkoyu’na isabet etmisti. Buna ragmen birliklerimiz sükunetlerini
bozmadan herhangi bir karsılık vermemislerdi. Bundan sonraki plan olarak Ingilizler bir kısım birliklerini dörder
sandallı 6 kafile halinde karaya çıkarmayı düsünürken, diger kısmını
da son günlerde Fransa’dan satın aldıkları River Clyde adlı kömür
gemisine yüklemislerdi çıkarma için bu geminin iki yanına açılır kapanır
iskeleler yapmıslardı. Modern Truva atı olarak nitelendirilen River Clyde 10
yasında bir
kömür gemisi idi ve içinde 2000 kisiyi tasımaktaydı.
Ertugrulkoyu sırtlarındaki 26. Alayın 10. Bölügünün bir takımını yöneten,
koyun batı tarafına yerlesen ve koyu yandan gören bes manga askeri basında
10. Bölük ikmal (tamamlama) askerlerini Yahya Çavus komuta ediyordu. Ezineli
Yahya Çavus, Balkan Harbi’ne katılmıs, her Türk askeri gibi o da
yenilginin ıstırap ve mahcubiyetini yüreginden atamamıstır. I. Dünya Harbi
için seferberlik ilan edilince gönüllü yazılmıstır. Çanakkale Cephesinde
9. Tümen, 26. Alay, 3. Tabur, 10. Bölgeye baglı 5 manga (45) askerin basında
25 Nisan 1915’te Seddülbahir Ertugrulkoyu savunmasında görev almıstı.
Kendisi mahiyeti ile birlikte çıkarmanın gerçeklesecegi zamanı
beklemekteydi.
Ertugrulkoyu’nda Albion zırhlısının atesi altında ilk anda Dublin Taburu,
sonra da River Clyde kömür gemisiyle de çıkarma sürdürülecekti. Plana göre
harekata saat 6:00’ da baslanacaktı; fakat akıntının attıgı sandallar kırk
bes dakikalık bir gecikmeyle kıyıya gelebildiler. Kıyıya 200 metre kala 10. Bölügün ani
atesi baslamıstı. Yahya Çavus ve arkadasları çıkarma birliklerinin
yanasmasını sabırla beklemis tam kıyıya çıkacakları sırada siddetli
atese baslamıstı. Çıkarma kuvvetleri ilk agızda çok telefat verdiler.
Sandalların büyük bir kısmı kaçtı, bir kısmı da devrildi. Sandalların
bir kısmı battı; ancak birkaç kisi karaya çıkabildi. River Clyde gemisindeki iki taburdan baska durumu kurtaracak kuvvet
yoktu.
Gemi kıyıya yaklasırken, epey açıkta karaya oturmustu. Bundan dolayı kıyıya
ulasabilmek için mavnalarla bir köprü kurmak gerekiyordu. Bunu saglamak için
saglanan çalısmalar bir türlü sonuç vermedi; çünkü 10. Bölügün yogun
atesi ve özellikle Yahya Çavus’un basında bulundugu takımın yandan atesi ile
gemiden dısarı çıkan askerler birer birer vuruluyordu. Bes manganın basında
bulunan bir subay gibi birligini yönetmekteydi. 3000 kisilik düsman kuvveti
durdurulmustu. Ingiliz Generali Napier teknede bulunan ve duraklayan
askerlerine: “Niçin duruyorsunuz?” diye bagırdıgında kimse ona cevap
vermemisti. Zira kömür gemisinden çıkmak isteyenler vurulmus, kaplar ve iskeleler de ölü ve
yaralılarla dolmustu. Sag kalanlar generale yaklasmamasını, buraya çıkmanın
imkansız oldugunu söylüyordu. Geminin önüne yerlestirilen makineli tüfeklerin
himayesi altında kıyı ile gemi arasında kurulan geçit, iki yandan
birliklerimizin makas atesi altına alınmıstı. 3. Fransız Tugayı komutanı
askerlerini cesaretlendirmek için ileri atılmıstı. Kuvvetlerimizin açtıgı ates sonucu
alnından vurularak öldürülmüstü. Ögleye dogru Seddülbahir üzerinde uçus
yapan Ingiliz pilotu Samson, deniz suyunun kıyı kesiminin kıpkırmızı
kesildigini görünce meraklanıp telsizle rapor etmisti. Üç saatlik çarpısma
sonucunda çıkarma araçlarıyla kumsala çıkabilen Irlanda Taburunun sag
kalan 200 askeri, kıyıda bir toprak parçasına tutunmaya çalısmıslardır.
Savunmayı pekistirmeyi amaçlayan 3. Tabur, ihtiyattaki 11. Bölükten iki
piyade takımını 10. Bölügün emrine vermisti.
Ikindiden sonra Ezineli Yahya Çavus’un basında bulundugu bes mangalık
siperin yok edilmesinin gerekli olduguna düsman tarafından karar verilmis
olmalı ki, bir kısım donanması oraya ates açtı ve siperleri dümdüz etti.
Bu nedenle Yahya Çavus ve geride kalan arkadasları baska tarafta mücadelelerine devam ettiler.
N e çare ki batıda Tekekoyu’ndan çıkan düsman kuvvetleri saat 15:00’de
Aytepe’yi almayı basardılar. Bu durumda Ertugrul tabyası arkadan sarılmıs
oluyordu. Bu haber Yahya Çavus’a ulasınca komutasında bulunan takımın
kalanları ile süngü takarak düsmana dogru ilerledi. Kendisine haber
gelmezden evvel oradaki manga erlerinden, dördünü sehit ve ikisinin yaralı olması üzerine,
düsman makineli tüfegini kurmustu ve Yahya Çavus’a atesle karsılık
vermisti. Aytepe’nin düsman tarafından alınması ve havanın kararması
nedeni ile yanında bulunan iki arkadası ile Harapkale’de ki bölügüne dönmeye
mecbur oldu.
Ertugrul tabyası ile Ertugrulkoyu’nun düsmanın her türlü atesini karsı
12 saat savunduktan sonra yerinden ayrılmıstı. Yahya Çavus’un
benzerlerinden üstün derecede mükafatlandırılması sart idi. Ne yazık ki,
bölük subayının sehit olması ve tabur komutanının yaralanıp hastaneye
getirilmesi yüzünden Yahya Çavus’un kahramanlıgı kayıtlarda yer almalı.
9. Tümen komutanı Halil Sami Bey saat 15:30’da ihtiyatta bulunan 25. Alayı
da Seddülbahir Cephesi’ne göndererek orada kahramanca çatısan Mehmetçigin
imdadına yetismisti. Böylece karaya çıkmıs bulunan düsman kuvvetlerinin
ilerlemesine mani olmustu.
V sahiline yapılan çıkıs hareketi saat 09:00’da durdurulmustu. Kum sırtının
arkasında kalanlar, kımıldayacak durumda degildi. Kömür gemisinde kalan bin
kisi hava kararıncaya kadar ve yahut W sahilinden yapılacak bir ileri hareketi
Türk müdafaa tertibatlarını kusatıncaya kadar, mahpus kalmıstı.
25 Nisan gecesi süngü hücumu yapılmıs daha fazla düsman çıkarılmasına
meydan verilmemisti. 26 Nisan’da Seddülbahir köyü ve Haraptepe saat
13:30’da Ingiliz kuvvetlerinin eline geçti. Aynı saatlerde daha batıda Gözcübaba
Tepesi de Dublin taburunun sabahtan itibaren yaptıgı hücumlar sonunda ele geçirilmisti.daha
sonra 27 Nisan’da Ingilizler yeni bir saldırıda bulundularsa da Türk
savunma mevzilerini 700-800 metre ilerisinde Zıgındere-Eski Hisarlık hattında
durduruldular.Temmuz 1915 sonuna kadar, çok kanlı geçen, gögüs gögüse süngü
hücumları ve karsı hücumlarla süren Kirte-Kerevizdere-Zıgındere muharebeleri, özellikle Türk birliklerinin,müttefik donanmasının atesinden
korunmak amacıyla, gece yaptıkları süngü hücumları biçiminde olmustu.
Sekiz gün, geceli gündüzlü süngü hücumlarıyla geçen Zıgındere
muharebesi, iki taraf içinde kayıpların en fazla olanı ve en kanlı geçenidir.
Bu bölgedeki hareket agustos ayıyla beraber mevzi muharebesine dönüsür. Böylece
isgal kuvvetleri
3-4 km.lik bir arazide çakılıp kalmıs, Alçıtepe ve Kirte ele geçirilememis,
durum
bosaltmaya kadar böylece devam etmistir.
Yahya Çavus Anıtı
Seddülbahir köyünün kuzeybatısında ve Ertugrulkoyu’na Seddülbahir köyünün
kuzeybatısında ve Ertugrulkoyu’na hakim düzlügün üzerinde bulunur.Yahya
Çavus ve takımı adına 1962’de yapılmıstır. Ingiliz tarihçisi Aspinal
Oglander: “Yahya Çavusların destanlarını yazmak için sözler
yetersizdir.” ifadesini kullanmıstır. Onlar için en güzel sözü 1962’de
Çanakkale valisi olan Namık Sevik Bey söylemistir. Sehitligin yeni düzenlemesi
19 Agustos 1992’de açılmıstır.
Kaynak:
www.kemalist.org/archive/index.php?t-4117.html